SÖZDE “SOYKIRIM” GÜÇLÜ ERMENİ LOBİLERİNİN BÜYÜK OYUNU
“1915 Ermeni Olayları“ her sene Her sene Nisan ayının ortalarında sürekli Türkiye’nin karşısına çıkarılan konu. 24 Nisan gelince devlet büyüklerimizi Amerikan Başkanı o gün Ermeniler’e hitaben yayınlayacağı bildiride “Büyük Felâket” değil de “Soykırım” sözünü kullanacak olursa ne yaparız telaşına düşüyoruz. ABD başkanları, Bill Clinton döneminden bu yana her yıl 24 Nisan’da benzer açıklamalar yapıyor. Demokrat Partili ABD Başkanı Obama ise başkanlık kampanyası boyunca 1915 olayları ‘soykırım’ olarak tanıyacağını söylese de başkanlığı döneminde bu tutumdan kaçındı. Trump da başkanlığı boyunca selefi Obama gibi “soykırım” ifadesini kullanmayarak açıklamasında olayları tanımlamak için “büyük felaket” anlamına gelen “Meds Yeghern” ifadesini kullanmıştı. Zaten beklenen ve korkulanda oldu. Göreve gelmeden önce “Sözde Ermeni soykırımını tanıyacağım” diyen ABD Başkanı Joe Biden' ın 24 Nisan'da bu sözünü tutacağı açıklanmıştı. Biden sözünü de tutu. Yani güçlü Ermenilere lobilerine ve kendisini seçimlerde hem maddi hem manevi hem de oyları ile destek olan Ermenilere karşı sözünü tuttu. Ne yazık ki güçlü ermeni lobilerinin etkisi ile bir çok ülkede siyasetçiler aldıkları kararlar ile 1915 olaylarını sözde “Ermeni Soykırımı” olarak tanımış durumda. 1915 olaylarını “Sözde ermeni soykırımı” olarak tanıyan ülkelerin bir çoğu 1915 ‘te neler yaşandığını kesinlikle bilmiyor. Zaten Ermeniler’ de 1915 ‘te olaylarındaki gerçeklerin bilinmesini de istemiyor. 1915 olaylarını sözde ermeni soykırımı olarak tanıyan ülkeler sadece güçlü Ermeni lobilerinin isteklerini yerine getiriyor. Bu ülkeler konudan bir haber olmadıkları gibi ABD gibi, okyanus ötesi Arjantin, Bolivya, Brezilya, Paraguay, Şili, Suriye, Uruguay, Venezuela’ da bulunuyor. Yani bu ülkeler okyanus Öesinde ve 1915 olayları hakkında Sözde ermeni soykırımını tanıyor. Bu ülkelere sormak lazım hangi mahkeme kararı ile, hangi ispatlı delil ve belgeler ile bu kanıya varıp sözde Ermeni Soykırımını tanımışlar. O kararı alan siyasetçiler ile o ülkelerin devlet adamlarına sorsanız belki de bir çoğu Türkiye’ nin yerini bile bilmiyordur. Yani hepsi Ermeni lobilerinin oyunu. Tabi bu devletler hangi şartlarda bu oyuna geliyor onu da düşünmek lazım. Gelinen noktada ok yaydan çıktı ve Ermenileri çok mutlu eden hatta belki de zafer ilan ettikleri açıklama ABD’’nin yeni başkanı Biden’ den geldi. Biden Ermenilere hitaben yaptığı konuşmada 1915 yılı olaylarına “ Soykırım “ ifadesi kullandı. Şimdi bundan sonra ne yapılması gerekiyor. Zaten Türkiye Dışişleri Bakanlığı nezdinde açıklamayı kınadı. ABD Başkanı Biden’in “Soykırım” açıklaması Türkiye’den birçok tepki açıklamasına geldi ve gelmeye de devam edecek. Asıl soru şu bundan sonra ne olacak. Mesela bir süre önce 1915 yılı ile ilgili olarak sözde Ermeni soykırımını tanıyan Fransa birde sözde soykırımın inkârı için bir yıl hapis veya 45.000 avro para cezası öngören kararı almıştı. Ancak sözde Ermeni soykırımını tanıyan sömürgeci ülkelerden biri olan Fransa'nın 1830 ve 1962 yılları arasındaki Cezayir işgali döneminde “işlediği suçlar” dosyası oldukça kabarık ve bu suçların kanıtı da bol miktarda var. o dönem Fransız askerlerinin çektiği fotoğrafları herkes hatırlar. Ancak Fransa ulusal meclisi bu konudaki suçlama ve yasa tasarıları görmezden gelmeye devam ediyor. Fransa’ nın 1915 olayları ile ilgi sözde soykırım kararı alması ve bunu yasalaştırması ne komik. Bu kararı alanlara mahkeme kararı ispatlanmış deliller nerede diye sormak gerekmiyor mu.? Soykırımı tanıyan ülkelerden biride Almanya onun tarihte yaptıklarını hiç anlatmıyorum bile. Bu ülkeler 1915 olayları için soykırım yapıldığını kabul ediyor. Peki bu kararı nasıl aldılar. Hangi mahkeme kararları ve ispatlanmış delilleri ortaya çıkarsınlar. Türkiye olarak tarihi tarihçilere bırakalım, tarihçiler bir araya gelip arşivleri açarak gerçekleri bulsunlar ve ortaya çıkarsınlar teklifine Ermenistan cevap vermedi. Neden çünkü gerçeğin ortaya çıkmasını istemiyorlar. Çünkü 1915 yılı olaylarında Sermeni soykırımı söz konusu değil. Bir dönem Türk Tarih Kurumu Başkanlığı yapan Profofesör Doktor Yusuf Halaçoğlu, 1915 yılı olayları ile ilgili açıklamasında “Başta ABD olmak üzere İngiltere, Fransa, Almanya, Milletler Cemiyeti arşivi, Rusya ve İran arşivlerinin tümünü baştan aşağıya taradık. 100 bin sayfadan fazla belge topladık bu bölgelerden. Elde ettiğimiz sonuçlar hiç de iddia edildiği gibi Ermenilerin katledilmiş olduğunu ortaya koymuyordu veya devlet eliyle bunun yapıldığını ortaya koymuyordu. Osmanlı yetkilileri, yollarda Ermenilere saldıran, mallarını gasp eden ve onları katledenleri de cezalandırmıştır. 1915'te 1673 kişi mahkemeye verilmiştir." İfadelerine yer vermiş Halaçoğlu, 1914 ile 1922 arasında 518 bin Müslüman Türk'ün Ermeni çetelerce öldürüldüğünü ve hepsinin belgelerle ortaya konduğunu sözlerine eklemiştir. 1915 olaylarını genel olarak ve özette değerlendirdiğimizde ermeni lobilerinin çok büyük ve etkili baskısı ile bir çok ülke 1915 olaylarını soykırım olarak tanımıştır. Bu ülkelerden bir çoğu ise aslında büyük soykırımlar yapmış ve suç dosyaları kabarık ülkeler. Amaçları Türkiye’ yi aldıkları kararlar ile uluslararası platformda zor durumda bırakarak ermeni lobilerinin isteğini yerine getirmek. Ülke olarak 1915 yılı olayları ile ilgili elimizde bulunan tüm belgeleri bu ülkelerin tarihçileri ile bir araya gelip ve 1915 ile ilgili Ermeni ve Rus arşivlerini de açarak gerçekleri ortaya çıkaracak bir daveti bu ülkelere göndermemiz ve bu ülkelerin bu davete verdikleri cevapları beklememiz en doğrusu olacaktır görüşündeyim. Ama bu davetten sonra gerçekler orta çıksada dünyanın çeşitli yerlerinde güçlü ermeni lobileri iddialarını ve soykırım kararı alınmasına yönelik çalışmalarına devem edeceklerdir. Yani bu lobiler ile ilgili karşı çalışma yapsakta her yıl 24 Nisan’ da yine Ermenilere yönelik yapılan açıklamada ABD Başkanı’ nın 1915 yılı olaylarına “Soykırım” diyecek mi ? diye beklemek zorunda kalacağız. Bizde Ermeni lobileri gibi yoğun çalışmalar yaparak fikirleri değiştirmek için çalışmalar yapabiliriz ancak bunun çok etkili olacağını düşünmüyorum yani yeterinde etkili olmayacaktır. Tarihsel açıdan kendimizi anlatmak ve gerçekleri ortaya çıkarma çabamızda ortaya çıkan sonucun kabul edilmeyeceği gerçeğini ortaya koyarsak tek çıkış ekonomik açıdan güçlü dünyada sözü geçen bir ülke konumuna çıkarabilmekten geçiyor. Fransızlara Almanlara ve Amerikan yerlilerini yok edip onların toprakları üzerinde bir devlet kuran Amerika Birleş Devletlerine soykırım yaptın diyebiliyor muyuz? yada desende bu ne kadar yankı ve destekçi buluyor.? Türkiye ise ortada olmayan deliller, olmayan mahkeme kararları ile gerçekleşmemiş bir durum için sırf güçlü Ermeni lobileri böyle istiyor diye bir çok ülke tarafından suçlanıyor. Demek ki bu sözde ermeni soykırımının sürekli gündeme gelmemesinin çözümü gerçekten güçlü devlet olabilmekte.